Yakınmalar |
(13 Mart 2015, Cuma) Ey gönül dolaşma avare yeryüzünde, dön içine ve özüne, Ey dil-i suzan yanma yad ellere, dön sine-i mecruhuna Ey dil-i bîkarar uçma semalarda Gezme ceylan menend kuh-i gülistanda Kaf dağına tırmanma. İn yeryüzüne, içine özüne, Ey dil-i pürnaliş dökme gözyaşını Kudüs?e, Şam?a, Bağdad?a Çekme saçlarını Gazze?ye, Sana?ya, Tahran?a, Kandahar?a Sinendeki aleve kulak ver, coşan duygularına set vurma, Kement atma gönül ceylanına, serazad eyle dil-i bimarını, Kaçma ahu-yu deşt-i Kerbela'dan, zebunu olursun sayyad-ı bî insafın. Eyyam-ı hazıra daim güzeşt eylemekte, gelmekte olan atiye nazar eyle. Hal-i pürmelalin asırların ihmali, yek demde çözmeye yeltenme Avazın çıktığı kadar feryat edip içini soğutma, biriktir öfkeni, kinini Sabırla büyüt kısas duygunu, çarka ver, eğele kılıcını, süngünü, Seni susmuş bilsinler, unuttur intikam hırsını, Laleler, sümbüller yetiştir gül bahçende, çemenzarında bülbüller ötsün Bülbülün sinesini gül kanatmış, kanlar göğsünden yere revan olmuş, Düşmanın kılıcı seni yıkmadı bil, gülün dikeni öldürdü bil. Beni İsrail gücünü taife-i gafilinden devşirir elaman unutma, Seni beni yaratana dayan aduv zarar veremez huşyara Gaflet-i nefs u akl u din ile düşman kuvvet bulur, sakın taşrada arama dostu da düşmanı da O daim içimizde yanıbaşımızda durur, eğil kulak ver bak görürsün.
|